Pandemiyle Beraber Yaşamsal Mimaride Neler Değişecek?

Evlerde geçirilecek zamanın kaliteli olabilmesi için, kendine ait, açık havaya çıkmaya olanak sağlayan balkon, teras veya bahçesi olan konut tasarımlarına ağırlık verilecektir. Aynı zamanda, şehir dışında arazi satın alınıp müstakil evler yapılması daha da hız kazanacaktır. Şehirsel evrim bizleri, konut tipolojisinde, önceki mimari anlayışımıza geri dönmeye yönlendirebilir. Türk Evi diye adlandırılan mekan kurgusunda, iç avlu, yani 'hayat' mevcuttu. Bu, ev yaşamına kattığı bir nefes alma alanı olarak düşünülebilir. Tek tip dikey yapılaşma, bu salgının etkisiyle zamanla asimile olup yerini kendi iklimine, bölgeye ve en önemlisi kullanıcısının yaşantısına uygun yeni konut tiplerine bırakabilir.

Evlerde geçirilen zamanın artması ile iç mimari ve dekorasyonun da değişime uğrayacak. Evlerin artık başkasının gözünden nasıl göründüğü konusunun eski önemini yitirecek. İç mekan tasarımlarının artık tamamen kişilere has, kullanıcının kendi konforuna ve yaşamının ihtiyaçlarına göre yapılma gerekliliği artacak.

Tarih boyunca toplumlarda yaşanan salgın ve benzeri olaylar, her yaşamsal alanda olduğu gibi mimaride de değişimleri zorunlu kıldığına dikkat çeken Mimar Burcu Arkut Acun, pandemi ile, sadece tasarıma değil, doğa ile olan daha geniş ilişkimize de odaklanmalar olacağını belirtiyor.