Kadınların yüzde 60'ı idrar kaçırıyor

"Çukurova Ürojinokoloji" sempozyumunda konuşan Prof.Dr. Yalçın Kekeç, böbrekler ile üreme sisteminin yakın ilişkisi olduğunu, herhangi birindeki rahatsızlığın diğerini de etkilediğini belirtti. Kekeç, jinekologlar ile ürologların işbirliğiyle, hastaya daha kaliteli ve bilimsel hizmet vermenin mümkün olduğunu söyledi. Çukurova Üniversitesi (Ç.Ü) Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum ile Üroloji Anabilim Dalları ve Ürojinekoloji Derneği'nce düzenlenen "Çukurova Ürojinokoloji" Sempozyumu, Ç.Ü Mithat Özsan Amfisi'nde başladı. Rektör Prof. Dr. Yalçın Kekeç, sempozyumun açılışında yaptığı konuşmada, ürojinekoloji kavramının gelişmesi ve tedavi standardizasyonunun gerçekleşmesiyle, Ç.Ü Tıp Fakültesi örneğindeki gibi jinekologlar ile ürologların işbirliğiyle, hastaya daha kaliteli ve bilimsel hizmet vermenin mümkün olduğunu söyledi. Prof. Dr. Kekeç, kadınların yüzde 10'unda sürekli idrar kaçırma olayı yaşadığını belirterek, "Ülkemiz gibi doğum sayısının çok olduğu toplumlarda idrar kaçıran kadınların sayısı yüksektir" dedi.Uzman müdahalesi şartÇ.Ü Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Oktay Kadayıfçı da, böbrekler ile üreme sisteminin yakın komşuluk ilişkisi içinde bulunduğunu, bu nedenle herhangi birindeki rahatsızlığın diğerini de etkilediğini belirterek, "Birine yapılan bir müdahale mutlak diğerini de ilgilendirir. Oysa ki doğum hekimleri idrar yollarını, ürologlar ise genital organları tam olarak bilemez. İşte bu iki ihtisas dalının birleşmesiyle ürojinekoloji oluştu" diye konuştu. Prof. Dr. Kadayıfçı, kadınların yüzde 60'ında idrar kaçırma söz konusu olduğunu, yaş ilerledikçe oranın arttığını belirterek, bu rahatsızlığın utanma gerekçesiyle tedavi edilemediğini, bu durumdaki kadınların yalnızca yüzde 12'sinin doktora başvurduğunu anlattı.