İş Kıyafetleri Kimlik Değiştiriyor

"Çalışan kadın artık dahil olduğu meslek grubunun empoze ettiği giyim tarzından çok, kendi kişisel zevkine göre giyinmeyi seçiyor. Neden mi? Çünkü kendi seçimi olan rahat ve özgür kıyafetlerin, yaratıcılığını daha da öne çıkardığını düşünüyor."

Erkek hegamonyası altındaki iş dünyasında, çifte standarta karşı mücadele veren ve bunu da kazanan kadınların, çlaıştıkları mekanlarda ne giyecekleri sorunu geçmişe göre daha büyük bir önem kazandı artık.

Moda devleri dahi, iş yerinde artık kadınlarında bir parçası haline geldikleri hiyerarşik düzenin farkına varmış olacaklar ki, iş adamlarının giydikleri takımlara benzer tayyör ya da pantolon-ceket kombinasyonlarını kadınlar için tasarlamaya yöneldiler. Ama bu sizin tarzınız değilse, elbette başkaldırabilirsiniz.

Profesyonel ve belli bir kariyeri olan kimi dişi-patronlar, iş ve kıyafetlerini iki farklı gardıroba ayırmaktan, çok kombinlemeyi tercih ediyorlar. Ancak her ne konumda olurlarsa olsunlar, tüm çalışan kadınların giyim stillerindeki ortak nokta; feminen detaylara çok akıllıca yer vermeleri. Mesela hakim yaka bir ceketin kenarına iliştirilmiş bir broş, topuz olarak taranmış bir saça takılan toka, file çoraplar, kemerler, takılar, fularlar... Fakat bazen bu kadınsı detayları abartanlar da yok değil. Örneğin, birçok basamağın bulunduğu bir binada çalışan kadınların, ısrarla yüksek ve iğne topuklu ayakkabılar giyip ayaklarına işkence etmeleri anlaşılır bir durum değil. Ama kadınlar bundan delice hoşlanıyorlar.

Gözlemlenebilen bir gerçek var ki: İş kıyafetleri artık kimlik değiştiriyor! Bugün herhangi bir bankaya girdiğinizde artık kırmızı, mor ya da fuşya renkleri seçebiliyorsunuz. Ya da çoğu işyerinde sadece kişisel beğenileri doğrultusunda kokteyl kıyafetleri ile çalışan kadınları görmek artık hiç de zor değil.