Dört kadına yıllarca kâbusu yaşattı, kaçmak için ölmüş numarası bile yaptı… Sonunu getiren yine bir kadın oldu! Nasıl yakalandı?

Jade Skea için kâbus 2000'lerin ilk yıllarında başladı. O sırada Kim Avis, Jade'in arkadaşlarıyla sık sık gittiği Inverness'in merkezinde bir takı tezgahının sahibiydi. Üstelik kasabanın tanınan isimlerinden biriydi. Hayır kuruluşları adına kampanyalar düzenliyor, Loch Ness'te yüzüp bağış topluyor ve sık sık yerel gazetelerde boy gösteriyordu. Hatta Jade'in tabiriyle, "kasabanın ünlüsü gibiydi".

Jade, 18 yaşına geldiğinde, düzenli olarak görüşmeye başladılar. O sıralar Avis 40'lı yaşlarındaydı. Jade, "Diğer yetişkinler gibi değildi. Bizden biri gibi olduğunu düşünüyorduk" dedi.

Zamanla Avis, Jade'i ailesinden ve arkadaşlarından uzaklaştırmaya başladı. Jade, Avis'in etkisiyle Inverness'in dışında bir araziye park edilmiş bir karavana taşındı. Genç kadın artık Avis dışında hiç kimseyle görüşmüyor, konuşmuyordu.

Jade, BBC'ye yaptığı açıklamada, "Bugünden geriye baktığımda, planının beni her şeyden koparmak olduğunu anlıyorum" ifadelerini kullandı.

"POLİSE GİDECEĞİM AKLINDAN BİLE GEÇMEZDİ"

Kısa süre sonra, Jade, Avis'in o güne kadar hiç görmediği bir yönünü görmeye başladığını belirterek, "Bir gece beni ziyarete geldi. Çok dengesiz hareketleri vardı ve bir şeyden ötürü üzgündü. Karavanın önündeki piknik masasının üzerine çıkıp tuhaf hayvan sesleri çıkarmaya başladı" dedi. O gece Avis, Jade'e ilk kez tecavüz etti.

Yıllar süren fiziksel şiddet ve istismar süreci böyle başladı. Jade, "Sonumun geldiğini, hayatımın sonsuza kadar böyle devam edeceğini düşünüyordum" diye anlattı o günleri.

Ancak takvimler 2015'i gösterdiğinde, Jade nihayet harekete geçmeye karar verdi. "Onu polise şikâyet edeceğim aklının ucundan bile geçmezdi. Sanırım benim bunu yapabilecek bir insan olduğuma inanmıyordu. Muhtemelen şoke olmuştu" diyen Jade, kısa süre içinde yalnız olmadığını da anlayacaktı.

Jade'in ardından üç kadın daha Avis'ten şikayetçi oldu. Tıpkı Jade gibi onlar da uzun yıllara yayılan tecavüzlere ve istismara maruz kalmışlardı. Üstelik kadınlardan ikisi bunu yaşadıkları sırada henüz birer çocuktu. Jade, "Diğer şikayetçiler ortaya çıktığı noktada, onun sonu geldi" diye konuştu.

"KAYBEDECEK HİÇBİR ŞEYİ YOKTU"

Dört kadına karşı çok sayıda tecavüz ve cinsel saldırı suçlamasıyla mahkemeye çıkarılan Avis'in Mart 2019'daki duruşma tarihine kadar kefaletle serbest bırakılmasına karar verildi.

Ancak duruşma günü gelip çattığında Kim Avis ortada yoktu. "Kurtların İni" olarak bilinen evini 245.000 sterline satmış, bir uçak bileti almış ve kendisini ABD'nin California eyaletinin Carmel-by-the-Sea şehrine atmıştı.

Avis'in hedefi Monastery Plajı'ydı. Birçok boğulma olayına sahne olan bu sahil, halk arasında "Mortuary" yani "cenaze evi" plajı olarak biliniyordu. Avis de kendini ölmüş gibi gösterip yargılanmaktan kaçmayı planlıyordu.

Jade, "O noktada kaybedecek hiçbir şeyi yoktu. Kaybedecek bir şeyi olmadığında neler yapabileceğini de bilmiyorsunuz çünkü tam bir deli" ifadelerini kullandı.

Avis'in kendisiyle birlikte ABD'de olan en büyük oğlu, babası için bir kayıp ihbarında bulundu. Ancak üç gün süren arama çalışmalarının ardından boğulma olayının uydurma olduğu ve Avis'in kaçtığı net bir biçimde anlaşıldı.

Monterey Şerif Bürosu'nun arşivlerindeki belgelere göre, sonraki günlerde birçok kişiden Avis'in California kıyılarının çeşitli noktalarında görüldüğüne dair ihbarlar geldi. Görgü tanıklarından biri Avis'i "deli İskoç" olarak nitelendirirken bir diğeri adamın Montana eyaletinde mülk satın aldığını ve oraya gittiğini bildiriyordu.

AYLAR SONRA COLORADO EYALETİNDE ORTAYA ÇIKTI

Aylar sonra, Avis'in ortadan kaybolduğu yerden 2000 kilometre uzakta Colorado Springs civarındaki dağlık bölgede garip bir olay yaşandı. Tuhaf bir aksanı olan gizemli bir adam, yarı değerli taşlar satan bir tezgâhtan yaklaşık 3000 dolarlık bir alışveriş yaptı. Adam adının Cameron MacGregor olduğunu söylemişti.

Tezgâhın sorumlusu olan Angie adlı kadın, BBC'ye yaptığı açıklamada, "Gerçekten güvenilmez bir tipti. Bir sıkıntı olduğundan emindim" diye konuştu.

İskoç olduğunu iddia eden adamın sırtında henüz tamamlanmamış dev bir kurt dövmesi bulunuyordu.

Angie zaman içinde adamı daha iyi tanıdığını belirterek, "Kaba saba görünüyordu ama cebinde hep çok para vardı. Sağa sola para saçıyordu. Herkese yemek ısmarlardı, muhtemelen dostluklarını satın almaya çalışıyordu" dedi.

MacGregor, Angie'ye ABD vatandaşı olduğunu söylemiş, "Pasaportunu göster o zaman" cevabını aldığında sinirlenmişti. Angie, "Ortada tuhaf bir şeyler olduğunu düşünüyordum. Bir cadı avından bahsediyordu. Yanlış bir şeyler olduğu belliydi" ifadelerini kullandı.

ON BİNLERCE DOLAR VE ALTINLA YAKALANDI

Angie artık karşısındaki adamın söylediği kişi olmadığından emindi.

"Bindiği aracın plakasının fotoğrafını çekip polis arkadaşıma gönderdim ve araştırmasını istedim" diyen Angie, kısa süre sonra federal polisten bir telefon aldı. Arayan yetkili, "Uzak durun o adamdan, çok tehlikeli" diyor ve Angie'den Avis'in kaldığı ve gittiği yerlerle ilgili bilgi istiyordu.

Polislerin elinde Avis'in yerine ve yaptığı alışverişlere dair başka ihbarlar da vardı. Sonunda bir tanık, Avis'in kaldığı moteli ihbar edince, baskın yapmak için tüm koşullar sağlandı.

Denver'da tutuklanan Avis, federal hapishaneye gönderildi ve İskoçya'ya iadesini beklemeye başladı. Yakalandığında üzerinde 50.000 dolardan fazla nakit para ve altın sikkeler bulundu. Ayrıca ABD'ye geldikten sonra sıfır kilometre bir minibüs satın almıştı.

Angie, yetkililerin bu paraları ve minibüsü Avis'e veremediğini, onun yerine kendisini vekil tayin ettiğini söyledi. Angie minibüsü 20.000 dolar karşılığında satıp diğer nakitle birlikte Avis'e gönderdiğini belirtse de Avis eline bir kuruş bile geçmediğini iddia ediyor.

Avis federal hapishanedeyken Angie kendisini üç kez ziyaret etti. Kendisini yakalatan kişinin bu kadın olduğuna dair Avis'in en ufak bir fikri bile yoktu.

Angie'nin son ziyareti Avis, İskoçya'ya iade edildikten sonra oldu. Angie, Edinburgh'daki cezaevinde karşı karşıya geldiklerinde, gerçeği söylemeye karar verdiğini belirterek, "Ona, 'Plakanı ihbar eden kişi bendim' dedim. Çok sinirlendi. Ben de 'Anlamıyorsun. Yanlış Amerikalı kıza yalan söyledin' dedim" ifadelerini kullandı.

15 YIL HAPSE MAHKÛM EDİLDİ

Aylar süren kaçışın, uluslararası bir insan avının ve medyanın sonu gelmeyen ilgisinin ardından nihayet Avis, adaletle yüzleşmek için memleketindeydi.

California kıyılarında sırra kadem basmasının üzerinden iki yıldan fazla zaman geçtikten sonra Avis, Haziran 2021'de dört kadına cinsel saldırı ve tecavüzden suçlu bulundu. 12 yılı cinsel suçlar, 3 yılı da mahkemeden kaçma suçu nedeniyle olmak üzere 15 yıl hapis cezasına çarptırılan Avis bugün halen Edinburgh'da cezaevinde tutuluyor.

Jade, "Ben asla serbest kalmaması gerektiğini düşünüyorum" dedi ve ekledi: "Temasa geçtiği herkes için bir şekilde tehlike oluşturuyor. Birlikte yeterince zaman geçirdiği herkesi mahvedecek. Ben asla ama asla halkın içine karışmaması gerektiğini düşünüyorum."

BBC'nin "The women behind a fugitive rapist's downfall" başlıklı haberinden derlenmiştir.