Şişmanlık yoksul hastalığı oluyor

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı'ndan Prof. Dr. ükrü Hatun, yaptığı açıklamada, şişmanlığın uzun zamandır başta ABD olmak üzere, gelişmiş ülkelerin önemli halk sağlığı sorunlarından birini oluşturduğunu bildirdi. ABD'de son 20 yılda şişmanlık sıklığının yüzde 100 arttığını anımsatan Hatun, neredeyse her 2-3 kişiden birinin şişmanlık sorunu ile karşı karşıya bulunduğunu vurguladı. "Esas üzücü olan ise, şişmanlığın `globalizasyon' süreçlerine paralel olarak yoksul ülkelere `ihraç' ediliyor olması ve dünya nüfusunun büyük bölümünün `obesite pandemisi'nin etki alanına girmesi" diyen Hatun, fazla kalori ve yağ içeren besinlerin görece daha ucuz olmasının şişmanlığı giderek yoksulların hastalığı haline getirdiğini ifade etti.TOMBUL ÇOCUKLARIN SAYISI DA ARTIYORHatun, şişmanlığın daha çok ileri yaşların sorunuyken son 20 yılda çocuklardaki şişmanlığın da tehlikeli bir hızla arttığını dile getirdi. Hatun, "Bu gelişme şişmanlığa bağlı sorunların katlanarak artması demek; çünkü hem şişman çocuklar etkili önlemler alınmazsa şişman erişkinler oluyor hem de şişmanlık havuzunun çapı giderek büyümüş oluyor. Bu nedenle hepimizin çocuklarımızı bu `çağdaş salgından' koruması gerekiyor" dedi. Hatun, çocuklar arasındaki tombullaşma oranının artmasını şöyle açıkladı:"Yoğun kalori içeren, yağ oranı yüksek besinlerle beslenme ve `atıştırma' kültürüne, hareketsiz bir günlük yaşam eklenince okul çıkışlarında tombul kız ve oğlanlar fark edilir bir orana ulaşıyor. Ülkemiz çocukları da bu tür yaşam tarzının `esiri' durumunda ve büyük kentlerdeki özel okullarda şişmanlık sıklığı giderek artıyor. Araştırmalara göre, 6 yaşında şişman olan çocukların yüzde 25'i erişkin dönemde de şişman olurken, bu oranın 12 yaşında şişman olanlar için yüzde 75'e yükseldiği görülüyor. Esas önemlisi anne ve babadan birisi şişman ise çocuklarının yarısı, her ikisi şişman ise üçte ikisi şişman oluyor. Bu sonuçta genetik faktörler kadar, ailenin yaşam tarzının etkili olduğu, çocukların erken yaştan itibaren anne ve babalarının beslenme tarzını kopya ettiği biliniyor."Hatun, TV seyretme-elektronik aletlerin başında geçirilen- zaman ile çocuklardaki şişmanlık arasında önemli bir ilişki olduğuna da dikkat çekti. Hatun, şişman çocukların okulda `fast food' türü besinleri tükettiğini, spor aktivitelerinden uzak durduğunu, eve gelir gelmez ise buzdolabına saldırdığını, akşam yemeğini sofrada yemek yerine TV karşısında yemeyi tercih ettiğini belirtti. Şişmanlıktan korunmak için esas önemli dönemin okul çağı ve özellikle de ergenlik dönemi olduğunu vurgulayan Hatun, çocukların okuldaki yaşam tarzının hem öğretmenler hem de aileler tarafından yakından izlenmesi gerekliliğini sözlerine ekledi.