Kulak çınlamalarını hafife almayın

Kulak çınlamalarının stres, depresif bozukluklar, beyin, iç kulak ve dış kulakla ilgili çeşitli hastalıklardan kaynaklanabileceği bildiriliyor. Uzmanlar, kulak çınlamasına karşı günlük yaşamda önlem alınabileceğine dikkat çekiyor.Kulak çınlamaları genelde kişinin kafası içinden gelen subjektif bir ses algılama durumu olarak tanımlanıyor. Çınlama yoğunluğu değişken, sürekli ya da zaman zaman olabiliyor. Subjektif olarak gürültünün yoğunluğu ve sürekliliği kişi için bir handikap yaratabiliyor. Amerikan Hastanesi Kulak Burun Boğaz Kliniği'nden Dr. Celal Ünver, yaptığı açıklamada, çınlamanın işitme kaybı ile birlikte ortaya çıkması durumunda hastanın orta kulak, iç kulak ve işitme merkezi açısından kontrol edilmesi gerektiğini bildirdi. Kişinin duyduğu sesi tarif ederken zorlanabileceğine dikkat çeken Ünver, iki çeşit çınlama olduğunu bildirdi. Ünver, çınlama türlerini ve nedenlerini şöyle açıkladı:Objektif çınlamaBu türde kulak içinden ya da kulak yakınındaki dokulardan kaynaklanan mekanik olaylara bağlı gerçek sesler duyulabilir. Damarsal hastalıklardan, noromusküler hastalıklardan ya da östaki tüpü tıkanıklıklarından, lokal enfeksiyonlardan kaynaklanabilir.Subjektif çınlamaHerhangi bir mekanik etki olmaksızın, beyindeki işitsel yolların herhangi bir yerinden kaynaklanan seslerdir. Dış kulakta enfeksiyon, osteom, tümör, orta kulakta zar yırtılması, sıvı toplaması, kemikçik kireçlenmesi, tümör ve damarsal sorunlardan, iç kulaktaki sinirsel işitme kaybı yapan hastalıklar, tümörler ve beyin merkezindeki işitme siniri, beyin sapı ile merkezi sinir sistemine bağlı sorunlardan kaynaklanabilir.Ünver, genel olarak bu nedenlerin dışında toksik ilaç alınmasının, ani gürültüye uğranılmasının ya da stres ve depresif bozuklukların da çınlamaya neden olabileceğine dikkat çekti. Fiziksel ve duygusal stresten uzak durun Ünver, tedavi protokolleri arasında cerrahi tedavinin, objektif çınlama yapan tümoral durumlar ve işitme kaybı yapan kulak hastalıklarının tedavisinde ön plana çıktığını bildirdi. Ünver, ilaç tedavisi olarak da damar genişleticilerin, kas gevşeticilerinin vitaminlerin (A,B2,C ve nikotinic asit) kullanıldığını söyledi. Ünver, diğer tedavi yöntemlerini şöyle sıraladı:Maskeleme yöntemi, hastanın çevredeki sesleri çınlamadan daha iyi algılaması ve kabullenmesi esasına dayanan bir yöntemdir. Bu amaçla geliştirilmiş çınlama maskeleyici teknolojik aletler kullanılmaktadır. Biofeedback yönteminde ise her biri otuz dakikalık 6-8 seanslar halinde kişiye vücudun değişik yerlerinde kan alımı ve boyun kafatasına yapışan kasları gevşetmesi öğretilir. Gevşemenin artması stres ve bununla ilgili şikayetleri azaltır. Çınlamayı azaltmak açısından bir takım tedbirleri günlük hayatımızda almamız mümkündür. Bunlardan en önemlisi hem fiziksel hem de duygusal stresten uzaklaşmak gerekir. Bu amaçla geçici olarak bir takım sakinleştirici ilaçlar alınabilir. Kahve, sigara gibi uyarıcılar çınlamayı arttırırlar. Yüksek yoğunluklu gürültüler her zaman işitme kaybı riski oluşturabileceğinden zorunlu hallerde kulaklık dahi kullanılmalıdır. Çınlama özellikle gece yatağa yatarken en yoğun olarak hissedildiği için çınlamanızı duyamayacağınız volümde müzik dinleyerek uyuyabilirsiniz.