Rumelihisarı’nda rezalet

Salı gecesi Rumelihisarı’nda çok büyük bir rezalete tanık oldum.

Türkiye’de pop müziğin tarihini yazanlardan biri olan Ali Kocatepe’ye yapılanlar karşısında, kanım çekildi, resmen dondum kaldım, çok ama çok utandım... Yerin dibine geçtim... Büyük umutsuzluğa kapıldım. Kendi adıma AKP iktidarına verdiğim sürenin artık sonuna geldiğimi hissettim.

Bu yazı bir sonun başlangıcı. AKP’li "ortak akıl" Türkiye’nin çok dinli, çok kültürlü, çok sesli mozaiğini tek dinli, tek sesli, tek kültürlü hale getirmeye ant içmiş. Böyle bir zihniyete izin vermem, hoşgörmem artık mümkün değil...

Su iyice ısındı, kurbağa profesyonel yüzücü oldu, AKP’nin topu tankı yok ama, saman altından su yürüten anti-laik AKP ortak aklı, her türlü aydınlık Cumhuriyet kazanımını "kodu mu oturtuyor!"

İşte kanıtı...

Ali Kocatepe müzik yaşamındaki 41 yılı özetleyen karma albümünü tamamlayan bir de Rumeli Konseri yapalım demiş. Konser saat 21.00’de başlayacak. Konser günü Hisar kapılarının öğleden sonra açılması gerekiyor. Kapılar açılsın ki, ses düzeni kurulsun, enstrümanların ayarı yapılsın, hazırlıklar başlasın...

Ali Kocatepe ve ekibi konserden beş saat önce gelmişler. Hisar kapıları duvar. Sormuşlar soruşturmuşlar. Öğrenmişler ki, Hisar Müze Müdürü, organizasyonu yapan Galip Güner’in 9 bin YTL olan kira bedelini yatırmaması nedeniyle kapıları açmamış. Saat 15.00’te İl Kültür Müdürlüğü hesabına ücret yatmış. Ama kapıların açılması 20.00’yi bulmuş.

Hisar Müze Müdürü’nün ifadesinden anladığım; ödeme dekontunun Hisar’a ulaşması geciktiği için kapıların ancak 20.00’de açıldığı... Bu koca bir yalan! Ali Kocatepe gibi Türkiye’ye mál olmuş bir müzik adamına dekont gelmedi diye kapı açmayan Müze Müdürü’nün, bu saçmalığa göz yuman İl Kültür Müdürü’nün başka bir sorununun olması gerek, öyle değil mi?

Var... Hisar yönetimi Ali Kocatepe’nin kendince mason olduğunu öğrenmiş ve yüzlerce masona da bilet vermesine sinirlenmiş. (Ali Kocatepe üyesi bulunduğu Rotaryenler Derneği üyelerini konsere davet etmiş. Sanırım Müze Müdürü onları mason sandı!)

Ayrıca Ali Kocatepe’nin bir şarkısını seslendiren Sefarad grubunun, Musevi oldukları için Hisar’da sahne almasına da içerlemiş... İşin ilginci aynı Hisar yönetimi iki gün önce de Yavuz Bingöl’ün konsere çıkamaması için elinden geleni yapmış. Bildiğiniz üzere Yavuz Bingöl de Sünni değil Alevi...

Diyeceksiniz ki daha önce aynı sorunları Hisar’da kim yaşamıştı? Zerrin Özer, Işın Karaca, Yeni Türkü, Zülfü Livaneli ve birçok sanatçı da yaşadı. Evet, yaşadı... Çünkü hepsi bir yaşam biçiminin yansımaları ve AKP bu yaşam biçimine karşı. Sorun sadece para olsa emin olun iş çözülürdü.

Asıl soruna gelirsek... Asıl sorun; dincilerin laik Türkler’in eğlenme biçimine, yaşam tarzlarına diş bilemeleri... Bu nedenle cami Müslümanlığı yapıyorlar. Akıllarınca her eğlence mekanına cami kondurup istemedikleri yaşam biçimine son verecekler.

Ama amaçlarına ulaşamadılar. Konser bir saat geç başladı. Ali Kocatepe bir konuşma yapıp gerilimi ortadan kaldırdı. Saat 02.00’ye kadar da mükemmel bir şov yaptı. Bu mükemmel şovun ayrıntılarını yarın Hürriyet Cuma’da okuyacaksınız.

Önerim en kısa sürede Sefarad, Yavuz Bingöl ve Ali Kocatepe’nin Rumelihisarı’nda ortak bir konser vermeleri. Hisar’daki faşizan davranışa bundan daha iyi yanıt olur mu?

Bursa Emniyet Müdürü niye hálá görevde

Bursa’da eşcinseller yürüyüş yapacaktı ama yürüyemedi. Eli satırlı, bıçaklı çok sayıda Bursalı muhafazakar maganda "Bursa’nın imajını bozacağı için" eşcinsellere saldırdı, tartakladı.

Eşcinseller bir anayasal hak olan "iletişim özgürlüklerini" kullanamadılar. Tüm bunlar olurken Bursa polisi ne yapıyordu? "Karşı taraf çok öfkeli deyip" eşcinselleri yıldırmaya çalışıyordu. Devletin polisi eşcinsellerin anayasal haklarını kullanmalarını sağlayamadı, bir avuç magandayı püskürtemedi.

Anımsarsanız Rize Emniyet Müdürü, fındıkçıların protestosu karşısında Başbakan’ın "halkı dağıt" kararına uymadığı için görevden alınmıştı. Peki Bursa Emniyet Müdürü niye hálá görevde? Başbakan’ın işini yapmayan Emniyet Müdürü’nü yerinden etmesi için işin içinde Cüneyd Zapsu’nun mu olması gerekiyor?

Bu arada "türbanı" dini ifade özgürlüğünün göstergesi sayan dinci basının eşcinsellerin iletişim özgürlüğüne niye sahip çıkmadığı da ayrı bir konu... Öyle çifte kavrulmuş bir standartları var ki, insanın hallerine gülmekten ölesi geliyor.

Tırtıl

Erkekler doğurabilse kürtaj kutsal bir şey olurdu... (F. Kennedy)

Yazarın Tüm Yazıları