GeriKişisel Bakım Akapunktur mu Dediniz?
MENÜ
  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Hürriyet Twitter
    • Yazdır
    • A
      Yazı Tipi

Akapunktur mu Dediniz?

"Akapunktur çoğunlukla kilo vermek ve sigara bağımlılığından kurtulmak isteyenlerin başvurduğu bir yöntem. Vücudun belli noktalarına yerleştirilen iğnelerle yapılıyor. Birçok hastalığın tedavisinde uygulansa da ne kadar etkili olduğu, doğru kullanılıp kullanılmadığı hala tartışılıyor."

Peki, tüm dünyada bu kadar popüler olan akapunktur, ülkemizde neden hala akılları karıştırıyor?

Yetki belgesi gerekiyor

Akapunkturun hakettiği yeri bulamamasının nedenlerinden biri bu yöntemi uygulayanların çoğunun hekim olmamaları. Sağlık bakanlığı bu durumu gözönünde bulundurarak bir Akapunktur Üst Komisyonu kurmuş ve bu komisyon eğitimini yeterli gördüğü hekimlere "yetki belgesi" verme kararı almış. Bu belgeyi alabilmek için ise ilk şart "hekim" olmak!

Nasıl uygulanıyor.

Akapunktur tedavisinde genellikle ince ve çeşitli boylarda olan metal iğneler kullanılıyor. Bu iğneler, doğru noktalara ulaştığında hasta ağrı hissetmiyor. Hastalığın türü ve kişinin bünyesine göre iğneler çelik, altın ya da gümüş iğneler olarak değişiyor.

Doğru teşhis, doğru nokta

Akapunktur tedavisinde önemli olan doğru teşhis ve doğru noktaların bulunması! Bu noktalar bulunamadığı takdirde iğnelerden bir yarar sağlanamıyor.

Yan etkisi yok!

Akapunktur, hastalıklar nedeniyle bozulan vücut dengesini yeni baştan kuruyor. Doğru noktalara iğne uygulanması ve 'nokta masajı' yapılmasıyla hastalık iyileştirilebiliyor. Akapunktur sayesinde vücut diğer yapay ilaçlara gereksinim duymadığı gibi, onların yan etki ve risklerinden de korunmuş oluyor.

Seanslar ne kadar sürüyor?

Akapunktur tedavisinin süresi hastalığa göre değişiyor. Örneğin; sigara bağımlılığından kurtulmak için 1 ile 4 seans yeterli geliyor. Buna karşılık bel fıtığı gibi ciddi sorunlarda 15-20 seans uygulanması gerekiyor. Her seans da 20-30 dakika arasında değişiyor.

Herkese uygulanabiliyor.

Akapunktur yöntemi, herkese rahatlıkla uygulanabiliyor. Hatta hamilelik bulantılarına karşı en etkili çözümlerden biri olarak gösteriliyor. Yan etkisi olmasa da bebeğin organ taslaklarının oluştuğu ilk üç aylık dönemde akapunktur tedavisinden kaçınılmasının daha doğru olacağı görüşünde.

Zayıflatıyor..

Uzmanlar akapunkturun zayıflama tedavisinde inanılmaz başarılar sağladığı görüşünde. Xayıflama tedavisinde 20-30 dakikalık seansların uygulanması gerektiğini belirten uzmanlar, hastalığın nedeni bulunmadan sadece iştah kesmek için 1-2 adet iğne uygulanmasını çok yanlış buluyorlar.

Migren ağrılarına son (mu?)

Migren tadavisinde modern tıp, ilaçların yan etkilerini kabul etmek zorunda. Üstelik hastalık tamamen iyileşmiyor, sadece nöbetlerin sıklığında azalma sağlanıyor. Oysa akapunktur tedavisiyle migrenden kurtulma şansı yüzde 80'lerin üzerine çıkıyor.

Astım tedavisinde de yararlı.

Akapunktur, astıma neden olan biyokimyasal maddeleri baskılıyor ve bronşların, yani hava yollarının kasılmalarını önlüyor. Ama burada dikkatli olunması gereken nokta bu tedavilerin mutlaka eğitim almış hekimler tarafından yapılmasın gerekliliği.

Sorunsuz bir tedavi için.

* Önce teşhis konulmalı.
* İğneler mutlaka kişiye özel ve steril olmalı.
* Kişiye özel tedavi programı çıkarılmalı. Çünkü aynı hastalıklar bile vücutta farklı şekilde seyredebiliyor. Ve, kişinin hastalığa verdiği yanı da farklı olabiliyor.
* Akapunktur tedavilerinde hastanın tansitonu düşebiliyor, hatta hasta baygınlık geçirebiliyor. Bu sorunlarla karşılaşmamak için hasta yatırılarak tedavi edilmeli.

Hangi hastalıkları tedvi ediyor?

Romatizmal hastalıklar: Bel ve boyun fıtığı, siyatik ağrısı, bel, boyun, diz ve kalça eklemi kireçlenmesi, tenisçi dirseği.

Nörolojik hastalıklar: Migren ve baş ağrıları, yüz felci (ilk 6 ayda)

Ürogenital hastalıklar: Gece altını ıslatma, böbrek taşı ağrısı, cinsel soğukluk, ağrılı adet görme.

Endokrinolojik hastalıklar: Adet düzensizliği, tiroid hormon düzensizliği, diabet(koruyucu tedavi)

Sindirin sistemi hastalıkları: Aft, gastrit, ülser, kolit.

Psikiyatrik hastalıklar: Depresyon, korkular, tikler, insomnia (uykusuzluk), konsantrasyon bozukluğu, psikomatik hastalıklar, kekemelik.

Kalp ve dolaşım sistemi hastalıkları: Hipertansiyon, hipotansiyon, varis, ateroskleroz, taşikardi, ritm bozukluğu.

Solunum sistemi hastalıkları: Astım, bronşit, sinüzit, larenjit, farenjit.

Cilt hastalıkları: Akne, zona ve sekeli, sedef haz-stalığı, ürtiker.

Ve diğerleri: Siagara- alkol bağımlılığı, şişmanlık selülit, aşırı terleme.

False