Gökhan Tepe: Sevenlerime sürpriz yaptım
.
Yeni yılda çıkaracağınız albümü beklemeden, 'Birkaç Beden Önce' adlı bir single çıkardınız. Bu, kariyerinizin ilk single'ı. Neden bunu tercih ettiniz?
Aslında aklımda single yoktu. 2011'de çıkaracağım albümün repertuarı arasında bulunan bu şarkı bizi o kadar çok heyecanlandırdı ki arayı açmamak adına bu projeyi gerçekleştirmeye karar verdik. Yani, 'civarda single yapanlar var, onlardan etkilendim' gibi bir şey yok. Bu şarkı bence tek başına olmalıydı. Güvendiğim insanlardan da şarkı hakkında olumlu dönüşler alınca, söz yazarı arkadaşım Şebnem Sungur ile sevenlerimize bir hediye verelim, sürpriz yapalım istedik.
Albümün adı belli mi?
İnan şu an belli değil. Çünkü bestelediğim ve yapacağım şarkılar var. Repertuarım henüz bitmedi. Duygusal çalışmalarım hemen hemen bitti sayılır. Bir önceki albümümün lokomotif parçalarından biri olan özlüyorum Seni'nin bestecisi Serdar Aslan bu albüm için de bir şarkı besteledi. Bu konuda inanılmaz heyecanlıyım, çünkü 'özlüyorum Seni'nin üzerine çıkabilecek bir slow... Bir diğer sürpriz de Serdar Aslanın ağabeyinin bestelediği bir şarkının da ilk kez piyasaya çıkacak olması. O da kardeşinden gaza gelip çok güzel bir şarkı besteledi. Şu an itibariyle albümde Aslan kardeşlerden üç şarkı görünüyor.
Erkekler ağlamaz' diye bir söz vardır. Gökhan Tepe duygusal bir insan olarak aşklarında ağladı mı?
Çok açıkça söyleyeyim, bunu söylemekten de rahatsızlık duymuyorum, öyle bir korkum yok... Ben bütün aşklarımda ağlamışımdır. Açık ve net... Çok mutlu olduğum anda da ağlamışımdır. Ayrılırken de ağlamadan ayrılmamışımdır. Mutlaka ağlamışımdır.1996'dan bu yana müzikal tarzınızda neler değişti?Tabi ki değişiklikler oldu. Biraz geniş bir cevabı olacak, çünkü gerçe güzel bir soru. Müzik kariyerime, 1996 yılında pop müzikle başladın ve halen pop müzik ile devam ediyorum. Pop müzik, muhteviyatınd dünyadaki popüler kültürü, sound'u ve yenilikleri takip etmek zorun olan bir dal. Hem bunu takip edip hem de kendi içinizden bir şeyler yansıtabilmek zordur. Ben şanslıyım ki duygusal bir yapım ve duygı bir ses tonum var. özellikle duygusal şarkılarda kendimi çok daha iyi ifade edebildim. Bu noktada popüler kültürü takip etmek zorund değildim. Ama hazır şarkılarımdaki soundlara baktığınızda mutlaka her albümümde popüler kültürün cümlelerini korumaya ve kullanırı; çalışmışımdır. Bunu işimin gereği olduğu için yapıyorum.
Günümüz albümleri, eskilerine oranla duygusal yoğunluk anlamında biraz zayıf kalıyor. Sizce, yaşananlar mı tekdüze yoksa zamana uyma çabaları mı bu farklılığı yaratıyor?
Eskiden daha az sanatçı ve besteci vardı. Şu anda sanatçı, besteci ve söz yazarı sayısı çok daha fazla oldu. İnsanlar aradan sıyrılmak için farklılık yaratmaya çalışıyor. Aradan sıyrılıp bunu başaran isimler vaı başaramayanların sayısı da bir hayli fazla. Dolayısıyla bu bağlamda bazı cümleler sıradan olabiliyor, fabrika işler ortaya çıkabiliyor. Bu da duyguların kaybedilmesine ve kirliliğin ortaya çıkmasına ncd< oluyor. Kendi adıma bundan muzdaripim, müzik sektörü adına da üzülüyorum. Ama genel anlamda kaliteli müziklerin olmadığını söyl emekhaksızlık olur. Jenerasyonumdan güzel işler çıkıyor ve bunları görmı beni çok mutlu ediyor. Çevremde 30lu yaşlarında olan, beste yapan
Yeni çıkan sanatçıların neredeyse hepsi ilk albümleri olmasına rağmen kendi sözlerine yer veriyor. Siz de ilk albümünüzde dört parçanızın söz ve müziğini yapmıştınız. Bunun altında özgüven mi yoksa daha duygusal olmak mı yatıyor?
Ben bu konuda biraz şanslıyım; ilk şarkımı ortaokul sıralarında besteledim. Tann'nın bana vermiş olduğu yetenekle her dönem bir şeyler besteledim. İlk albümümde çıkış şarkılarımı yazdım. Sonraki albümlerimde de çıkış şarkılarım bana ait. Ve albüm için çekilen küplerden ikincisi mutlaka bana aittir. Dolayısıyla bu benim için şans. Herkes dünyaya besteci olarak gelmiyor. Kendilerini geliştirmeye çalışan dostlarım var, bu anlamda onlara destek olmaya çalışıyorum. Müzik eğitimi almak tabi ki çok önem taşıyor. Bu özgüveni de besliyor. Kendi şarkılarımı yapabildiğim için Tanrıya şükürlerimi sunuyorum. Yeni albümde de kendi sözlerim ve bestelerim olacak ama eskisi kadar ille bütün albümü ben yapayım durumu yok. Bu ara biraz paylaşımcılığım üzerimde, paylaştıkça güzelleşiyor gibime geliyor.
Gökhan Tepe aşkı yaşarken mi yoksa bittiğinde mi onu kaleme döküyor?
Yaşadığım aşklardan mutlaka içimde kalan duygular oluyor.Duygularımın üzerini hiçbir j zaman kapatmamışımdır. M Muhakkak bir yerde durur. Söz yazımı sırasında içimden melodinin i üzerine öyle bir duygu ^7 çıkıyor ki... Demek ki yaşanmış bir şey var ve oradan cümlelere dökülüyor. Buradaki espri; içimizdeki duyguları unutmamak ve iyisiyle kötüsüyle taşıyabilmek, saklayabilmek. Ama hepsiyle yüz yüze durabilmek, üzerini kapatmamak, özen göstermek taze tutmaya çalışmak.
Gökhan Tepe âşık olduğunda, yine şarkılarındaki gibi romantik bir erkek mi? Şu anda gönlü boş mu?
Bir kere üreten ve duygusal yapıdaki bir insanın yalnız yaşaması çok zoı ve acı veren bir ihtimal. Ben hayatım boyunca o tarafta hiç olmadım. Bunu açık yüreklilikle söyleyeyim, bu kadar duygusal bir işle uğraşıp yüreğinin boş durması bana göre değil. Bu anlamda yüreğimin boş olmadığını söyleyebilirim. Mutlaka sevgi ve aşkla beslenmem gerekiyor. Bu karnım acıktı, yemek yiyeyim gibi bir şey değil; içimden gelen bir şey. Gerçekten bunu yaşarken keyif alıyorum. Duygusal bir yapım var. İlişkimde de bunu yansıtırım. Sadece fikirle yürüyen bir ilişkim hiç olmadı.
Gökhan Tepe'nin gelecek planları arasında neler var?
Çok yakında Ebru Gündeş'in albümü çıkacak, orada üç bestem var. Beyazıt Öztürk un şubat ayında çıkaracağı bir Sevgililer Günü albümü var. İçinde tamamen duygusal şarkıların olacağı, çok güzel bir proje olacak. Orada bir bestem olduğu için mutluluk duyuyorum. Beyaz bu albümde Türkiye'nin en önemli ve özel kadınlarından birisi ile düet yapacak. Bu arada beste çalışmalarım devam ediyor. Sevgili arkadaşların yazıyor, ben besteliyorum. Ekip çalışması yapıyoruz, her şey daha güzel müzik ve sözler için.
'Birkaç Beden önce' neyi anlatıyor? Bitmiş aşklar ya da yaşanmışlıklar şarkılarınızda ne kadar yer buluyor?
Aşkı, her türlü yönüyle kaleme almayı ve bestelemeyi seviyorum. Ayrılıkları, yaşanmışlıkları, özlemleri ve ilk aşık oluşları yazmayı seviyorum. Gökhan Tepenin müzik kariyerine ve bestelerine baktığınızda mutlaka aşkın her boyutundan bir parça görebilirsiniz. 'Birkaç Beden önce' geçmiş bir aşka olan özlemi farklı bir bakış açısıyla, araya bedenleri de koyarak anlatıyor. Toplumun büyük bir çoğunluğunda, birkaç beden önce yaşadığı aşkı unutamama durumu vardır. Herkesin aklında bir ten, yüreğinde geçmişten kalma bir parça vardır. Şarkının sözleri bunu dile getiriyor, özlem üzerine yazılmış ama sonunda da gayet keyifli bir biçimde 'Sıkılırsan kaç gel yanıma, benden sana zarar gelmez' diyecek kadar da cesaretli bir anlatımı var. Bu bağlamda da söz yazarı arkadaşım Şebnem Sunguru kalitesi ve bu cesareti gösterdiği için tebrik ediyorum.