Duygusallık Başağrısını Artırıyor

İnternational Hospital Hastanesi'nden Nöroloji Uzmanı Dr. Haluk Caneroğlu'ndan edinilen bilgilere göre, ağrı; "vücuda zarar verici etkenlerle ortaya çıkarılan, vücudun belli bölgesinde ve/veya bölgelerinde hissedilen, hoşa gitmeyen duyusal ve duygusal deneyim olarak tanımlanıyor. Bu organik bir bozukluk olabileceği gibi ruhsal olarak iç çatışmalardan da kaynaklanabiliyor. Ağrılar içinde önemli bir yeri olan başağrıları, migren, gerilim tipi ve küme başağrıları olmak üzere üç gruba ayrılıyor. Başağrıları bazen vücudun herhangi bir yerindeki hastalığı haber veren "alarm" niteliği taşıyabiliriyor. Ancak bazen psikosomatik olarak ya da stres sonucu oluşan gerilim nedeniyle kasılan kasların yağtığı ağrı ile de oluşabiliyor.

Başağrılarının tipine göre inceleme yapıldığında bazı baş ağrı tipleri kadınlarda, bazı baş ağrı tipleri ise erkeklerde daha fazla görülüyor. Bunun en önemli nedeni hormonal farklılıklardan kaynaklanıyor. Örneğin migren ve gerilim tipi baş ağrıları kadınlarda daha sık görülürken küme tipi baş ağrılarına erkeklerde daha fazla rastlanıyor.

Gerilim tipi baş ağrılarının kadınlarda daha sık görülmesi kadınların daha duygusal bir yapıya sahip olmalarından kaynaklanıyor.

Gerilim tipi başağrısı; çevresel faktörlerin değişmesi, aşırı sorumluluk yüklenmek, düş kırıklıkları, ailesel ve ekonomik sorunlar gibi yaşamdaki önemli değişiklikler sonucu yüz, baş ve boyun kaslarının sürekli gerilmesi sonucu ortaya çıkıyor. Gerilim başağrısının en önemli özelliğini genellikle boyun bölgesinden başlayarak tepeye doğru yükselmesi ve baş ağrısından çok sıkıştırıcı bir ağrı şeklinde seyretmesi oluşturuyor.